MOR REYHAN VE ÖTESİ

13 - 16 Temmuz 2025, Pazar - Çarşamba

23.650.00

  • İKİ KİŞİLİK ODADA KİŞİ BAŞI + UÇAK BİLETİ (TAKSİT OLANAKLARI)

İlahi Sırlar Beldesinde
DİVRİĞİ – TUNCELİ – KEMALİYE – ARAPGİR – ONAR KÖYÜ
MOR REYHAN HASADI
&
Yeniden ziyarete açılan
DİVRİĞİ ULU CAMİİ

İzmir >> Malatya – Onar Köyü – Arapgir – Mor Reyhan Tarlaları – Divriği Divriği Ulu Camii – Kemaliye- Apçaağa- Taşyol – Tunceli- Ovacık- Munzur Vadisi- Munzur Gözeleri – Diyarbakır >> İzmir


Mevlânâ, “ilahi sırları” tarif ederken mor reyhanı zikreder. Ondan aldığı ilhamla, Ebruli Tur 2022 Yaz sezonunda gezginlerini ilahi sırlar beldesinde sihirli bir yolculuğa çıkarıyor. Doğunun Batısı, Batının Doğusu Malatya’dan başlayan, farklı, özel, dantel gibi örülmüş yeni bir rotayı gezginlerimiz ile tanıştırıyoruz.
Anadolu’nun kadim doğa bilgisi ve mutfağını yeni rotamızda tarihle harmanladık. Gelin mor iksir ile yepyeni bir rotayı yiyip içerek gezelim… Adeta zamanın duracağı çarpıcı yeni rotamız hakkında bilgi almak için acentemizde bizleri ziyaret edebilir veya arayabilirsiniz.


ROTAMIZDA UNESCO DÜNYA KÜLTÜR MİRASLARI

  • Divriği Ulu Camii ve Darüşşifası (1985) Türkiye’nin bu listeye giren ilk mimari yapısıdır
  • Kemaliye Tarihi Kenti (Erzincan) Unesco Kültür Mirası Geçici listesi (2021 )
  • Ayrıca: Coğrafi İşaret Tescili alan ilk Reyhan: Arapgir Mor Reyhanı (2017)

TUR PROGRAMI

13 Temmuz 2025, Pazar : İZMİR >>> MALATYA / OCAK KÖYÜ / ARAPGİR –MOR REYHAN
Sabah saat 06.10‘da İzmir’den Malatya’ya uçuyoruz. 07.55’de Malatya’dayız. Malatya’ya hiç uğramadan Arapgir’e doğru yola devam ediyoruz. Bugün Anadolu’nun en eski yerleşimlerine mekan olmuş ancak henüz arkeolojik kazıları yapılmamış bakir bir bölgeye gidiyoruz. ONAR KÖYÜ çevresi muhtemelen pek çok araştırmaya konu olacak. Kaya mezarları, eski Roma yolları, duvar resimleri, Göktürkçe yazılı mezar taşları ve Alevi Kültürünün en eski Cem Evlerinden biri var Onar Köyünde. Anadolu’ya ilk gelen Türkmen oymaklarının yerleştiği KÖYLERDEN OLAN Ocak Köyü’nde Anadolu’nun en eski Cemevlerinden birini görme şansımız olacak. Bir kaya kütlesinin içine oyulmuş olan ve Kırlangıç tavan tarzı denilen tavanıyla çok etkileyici bir yer. Unesco dünya Kültürel Mirası’na girmesi şart olan bir yer burası. Badem ağaçları ve Malatya Bölgesine özel bir üzüm ve şarap çeşidi ile de gezmeye doyamayacağımız bir köy burası…

Göreceğimiz eski Cem Evi, 1224 yılında Şeyh Hasan tarafından yaptırılmıştır. Adı Büyük Ocak Tekkesi’dir. 12 Direkli bir çadır görünümünde inşa edilen Sultan Onar Cemevi, Orta Asya Gök Tapınaklarına benzer. Kırlangıç çatı, yedi kat gökyüzünü ifade eder ve 12 İmamı sembolize eden 12 direk üzerine kubbemsi bir şekilde oturur. Koşbaşlı direkler üzerine kalın hatıl ağaçlar atılarak birbirlerine tutturulmuştur. Yine kubbemsi damın ortasına yakın bölümünde, diğer direklerden daha kalın ve siyah üzerinde kahve kızıl benekleri olan “Karadirek” denen kutsal sayılan bir ağaç direk bulunur. Kara direk’in Gök tapınak’larda simgeleşen kutup yıldızı ve varlık birliğini sembolize eden düşünceyi ifade etmekte olduğuna inanılır. Ağaç çatıda üçgen şeklindeki bir havalandırma boşluğu vardır. Ona ‘sır lokma’ derler. Bu boşluktan lokma adı verilen yardımlar atılır, kimsenin ne getirdiği ne götürdüğü bilinmez…

Sonra Arapgir merkeze gidiyoruz. Yemek molası sonrasında Eskişehir vadisinde meyve ağaçları arasında bir tur atıp, eski ARAPGİR hakkında bilgi alıyoruz. Köklü bir tarihi olan Arapgir; Akkoyunlular, İlhanlılar, Danişmendiler tarafından devlet merkezi olarak kullanılmış. Osmanlı döneminde kervanları ağırlamış, dokumalarını, yemişlerini uzak diyarlara göndermiş…

MOR REYHAN TARLALARI
Eskişehir vadisi üzerinden geçip mor reyhan tarlalarına hasada gidiyoruz. Günümüzde Arapgir ile özdeşleşen ve coğrafi işaret almış olan MOR REYHAN veya MOR İKSİR’in ardında büyük bir inat/inanç/sevda öyküsü olduğunu anlıyoruz. Önceleri evlerin önünde azar azar yetiştirilen Arapgir Mor reyhanı, Belediyenin sahiplenmesi ile ilçe ekonomisinin itici gücü olmaya başarmış. Reyhan kurusu, reyhan çayı, reyhan reçeli, reyhan şerbeti, reyhan gazozu ve reyhan sirkesinin yanında sabun, oda spreyi, sinek kovucu, cilt kremlerinin hammaddesi olan endemik bir tür. Çok yoğun bir aroması var ve mor rengini sadece Arapgir’de koruyabiliyor. Mor Reyhan 2017 yılında Arapgir Belediyesi’nin çabaları ile tescil edilmiş ve Coğrafi İşaret Tescili olan ilk reyhan unvanını almış. Her coğrafi İşaretli üründe olduğu gibi Arapgir Mor Reyhanı da yetiştiği bölgenin ikliminden, toprak yapısından, suyundan hatta insanından izler taşıyor. Başka bölgelerde yetiştirilince mor rengini kaybediyor, aroması zayıflıyor…

Akşamüzeri Arapgir sokaklarında geziyor eski konakları görüyor ihtişamlı günlerinde buralarda neler yaşandığını hayal ediyoruz. Halen elle ayakkabı yapabilen ünlü ustayı ziyaret ediyoruz ,ayakkabıları deniyoruz. Demircilerle gördüğümüz eski bakır çanaklara bakıyoruz. Bu akşam eğer isterseniz ve tabii ki uygun olursa Arapgir Musiki cemiyeti ile tanışabiliriz. Akşam yemeği ve Konaklama Arapgir’de.

14 Temmuz 2025, Pazartesi DİVRİĞİ / ULUCAMİ – KEMALİYE –KARASU – APÇAĞA KÖYÜ
Sabah kahvaltı sonrası yolculuğumuz Divriği’ye doğru devam ediyor. DİVRİĞİ ULU CAMİİ’ni görmeye gidiyoruz. İslam mimarisinin bu başyapıtı, ülkemizde UNESCO “Dünya Kültür Mirası” listesine alınan ikinci eserdir. Anadolu Selçuklu Devleti’ne bağlı Mengücek Beyliği döneminde inşa edilmiştir. Yapımına 1228 yılında başlanıp 1243 tarihinde tamamlanan yapı kompleksinin Baş Mimarı Muğis oğlu Ahlatlı Hürrem Şah’tır. Başta kapılar ve sütunlar olmak üzere, külliyenin bir çok yerinde, Ahlatlı ve Tiflisli ustaların ellerinden çıkan, taş işçiliğinin en nadide ve en ince örneklerini yansıtan motifler gerçekten eşsizdir. Bu eseri farklı ve özgün kılan bir diğer özellik de, on binlerce motifin hiç birinin bir daha kendini tekrar etmemesi; kâinattaki farklı varlıkların muhteşem bir ahenk ve denge içerisinde oluşunu taşa nakşedilerek gözler önüne serilmesidir. Bu eseri anlatmaya sözlerin yetersiz kalacağını Evliya Çelebi yüzyıllar önce şöyle ifade etmiştir: “Methinde diller kısır, kalem kırıktır”. Sanat tarihçileri tarafından “Divriği mucizesi”, “Anadolu’nun Elhamrası” gibi ifadelerle tanımlanmıştır. Bu muhteşem yapı hakkında bilgi alıyor, fotoğraflarını çekiyoruz.

Öğle yemeği sonrasında Divriği’den ayrılıyoruz. Yoculuğumuz Karasu kenarından Kemaliye ‘ye doğru…

KEMALİYE! Bir yanda Fırat Karasu, derin bir vadi içinde sessiz ama kocaman akan bu nehrin yarattığı yeşillik ve bolluk, öte yanda ise Osmanlı döneminden kalan eski Türk Evleri ile restore edilmiş güzelim konaklar, sokaklar… Kemaliye’liler çok eski dönemlerde gurbete gittiklerinde bile bu güzel kasabalarını unutmamışlar. Gelirlerinin bir kısmını kentlerine ayırmayı ihmal etmemişler.

Evliya Çelebi ile devam edelim; ünlü gezgin Kemaliye’den “Meyvelerle dolu, bağ bahçe bir kasaba” diye bahseder “Seyahatneme”sinde. Kemaliye, kısa adı ÇEKÜL olan, Çevre ve Kültür Değerlerini Koruma ve Tanıtma Vakfı’nın “7 Bölge- 7 Kent” projesi kapsamında. Ayrıca doğal-tarihi-kültürel özellikleri ve mimari dokusuyla UNESCO Dünya Kültür Mirasına adayları arasına girdi. Günümüzde raftingden dağcılığa her türlü doğa sporunun yapılabildiği, okuma yazma oranı Türkiye ortalamasından yüksek olan Kemaliye, özgün bir yapıya sahip. Bu bereketli kentin dutları da çok meşhur! Farklı dut türlerinin kurusunu, pekmezini, reçelini, çamfıstığı ile karışmış özel helvaları (lök) görüyor, tadına bakıyor, geleneksel imalathaneleri geziyoruz. Doğrusu, Fırat’ın saklı cenneti Kemaliye’nin keşfedilmemiş güzellikleri her defasında bizi etkiliyor!

Kemaliye doğası içinden yürüyerek belli bir yaş kuşağında olanların hatırlayacağı, Ahmet Kutsi Tecer’in şiirinden uyarlanan okul şarkısına konu olan APÇAAĞA köyüne gidiyoruz.

“Orda bir köy var, uzakta,
O köy bizim köyümüzdür
Gezmesek de, tozmasak da
O köy bizim köyümüzdür”

Artık Kemaliye’nin bir mahallesi sayılan “O uzaktaki köy” de geziyor, güzelim evlerin arasında kış hazırlıklılarına başlayan sakinlerine merhaba diyoruz. Bir kayalığın zirvesine yapılmış olan ilginç evin
öyküsünü öğrenmek için belki oraya çıkmak isteyenlerimiz olabilir. Zamanımız yeterse bölgedeki hayvan ve bitki çeşitliliğinin sergilendiği, “Ali Demirsoy Doğa Tarihi Müzesi”ni de görmek istiyoruz. Akşam yemeği ve konaklama Kemaliye’de.

15 Temmuz 2025, Salı : TAŞYOL – KARANLIK KANYON – TUNCELİ
Sabah erkenden kalkıyoruz. Kahvaltı sonrasında Taşyol’a doğru gidiyoruz. Taşyol öykülerini dinliyoruz.. TAŞYOL’da kısa bir yürüyüş yapıyor, fotoğraf çekiyoruz. Ferhat’ı anımsatan bir öyküsü olan, dağların bölüm bölüm oyularak Karasu’ya paralel açılan bir yol burası. Neredeyse 100 yıllık bir geçmişi var. Yapımı hikayelere konu olacak kadar ilginç. Ne dersiniz Karasu üzerinde keyifli bir tekne turu yapmak ister misiniz? Eğer tekne turu için Karasu müsait olursa Karanlık Kanyon’da bir tekne turu yapılabiliyor. Can yeleklerimizi giyip botumuza biniyor, Karasu boyunca su içmeye inen dağ keçilerini seyrederek botla geziyoruz..
.
Gezilerimizi tamamlayınca TUNCELİ‘ye hareket edeceğiz. . Tunceli’ye vardığımızda öncelikle Düldül Tepesi’ne çıkıyoruz. Nefis bir coğrafya içindeki Tunceli Panoramasını seyrediyor, fotoğraflarımızı çekiyoruz. Sonra Tunceli sokaklarında geziyor, çarşıda yürüyor, Cem Evi’ni ziyaret ediyoruz. Akşam yemeğimizi Munzur Nehri kıyısında, epey keyifli bir ortamda alıyoruz. Konaklama Tunceli’de.

16 Temmuz 2025, Çarşamba: TUNCELİ – MUNZUR VADİSi >> İZMİR
Otelde yapacağımız sabah kahvaltısından sonra ayrılıyoruz. Türkiye’nin en büyük milli parklarından biri olan MUNZUR VADİSİ MİLLİ PARKI’na gidiyoruz. Günümüzde hala kutsal sayılan Munzur, Fırat’ın beslendiği gizli kaynaktır ve pek çok efsaneye konu olmuştur. İbrahim Peygamber ve çobanı Munzur, ak koç, kara koç hikâyeleri Semavi dinlere uzanırken; Munzur’un bastığı yerin bağrından fışkıran beyaz köpüklü sular, Zerdüşt inanışlarda Anahita’nın beslediği süt pınarlarına dönüşür! Yaşamın ve “aşkın kaynağı” olan bu Tanrıça’nın, Munzur gözelerinin bulunduğu yeri mekân tuttuğu söylenir…

“Munzur Vadisi Milli Parkı”; gölleri, Ovacık ilçe düzlüğündeki gözeler, kanyonlar, vadi boyunca dökülen şelaleleriyle inanılmaz güzelliktedir. Son verilere göre, Milli Parkta tespit edilen 1600 bitki türünden 276’sı
endemiktir. 61 tür ise bilindiği kadarıyla sadece Munzur Dağlarında yetişir. Başka hiçbir yerde bulunmayan endemik bitkiler arasında; Çan Çiçeği, Erzincan Kirazı, Binbirdelikotu, Munzur Kekiği, Munzur Düğün
Çiçeği, Dağçayı, Munzur Dağı Oltuotu, Menekşe ve sarımsağın atası olarak kabul edilen tek dişli Tunceli Sarımsağı sayılabilir. Fauna konusuna gelince; Özellikle çengel boynuzlu dağ keçisi ve sakallı akbaba Munzur Vadisinde yabanıl yaşamın özgün canlılarıdır. 1971 yılında Milli Park olan “Munzur Vadisi Jeopark Alanı” nın UNESCO Küresel Jeoparak Ağı Listesine önerilmesi için çaba gösteriliyor.

Aracımızla, önce OVACIK ilçesine sonra milli parka adını veren, MUNZUR GÖZELERİ’ne gidiyoruz. Çevreyi gezmek ve fotoğraf çekmek için 1 saat kadar serbest zaman veriyoruz. Öğle yemeğimizi de iç içe

geçen öykülerin yankılandığı bu nefis görsellik içinde yiyoruz. Sonra farklı bir yerel yönetim örneği olan Ovacık Belediyesi’nin öncülük ettiği organik tarım ürünlerine bakıyor, alışveriş yapıyoruz.
Sonra geri dönüş yolculuğumuz başlıyor. Uçağımz gece saatlerinde Diyarbakır’dan. Çok keyifli dolu dolu geçen bir gezi sonrasında güzel dostluklarla birbirimize veda ediyoruz.

TUR FİYATI

İki kişilik odada kişi başı 23.650,- TL + Uçak bileti
Tek kişilik oda fiyat farkı : 3.500,- TL

NOT: Çocuk fiyatı katılımcı sayısı 10 kişi olduktan sonra (iki büyük yanında) verilir.

İNDİRİM: Banka yolu ile yapılan ödemelerde kişi başı: 1000,- TL

GRUP UÇAK BİLETİ: Rezervasyon sayısı 10 kişi olduğunda uçak bileti alıyoruz. Grup biletleri tamamlandığında güncel fiyattan bilet alarak tura katılabilirsiniz.

TAKSİT: Yapı ve Kredi Bankası, Vakıfbank ve İşbank Kredi Kartlarına vade farkı alınmaksızın taksit yapılabilir.

FİYATA DAHİL OLAN HİZMETLER:
Kişi sayısına uygun araçla ulaşım, 1 gece Arapgir’de 1 gece Kemaliye’de,1 gece Tunceli’de, olmak üzere 3 gece konaklama, sabah kahvaltıları ve akşam yemekleri ( 2 akşam ) rehberlik, seyahat sigortası, Milli park giriş ücretleri, otoban ve otopark ücretleri.

FİYATA DAHİL OLMAYANLAR :
Uçak biletleri, ilk günün kahvaltısı, öğle yemekleri (4 ), Tunceli’deki Akşam yemeği (1 ) yemeklerde alınan içecekler, müze ve ören yeri giriş ücretleri, yapılabilirse tekne turu, kişisel harcamalar.

NOTLAR:
 Turlarımız tek araçla sınırlı olup araç büyüklüğü katılımcı sayısına göre belirlenir
 Rezervasyon tur ödemesi yapılınca kesinleşir.
 “Grup Biletlerimiz” bittikten sonra uçak bilet fiyatı değişebilir.
 Müze ve ören yeri girişleri için bir yıl geçerli olan “Müzekart” almanızı öneririz.
 Hava durumuna ve yürüyüşe uygun giysiler ile rahat ayakkabılar getirmenizi tavsiye ederiz.
 İlaçlarınızı- fotoğraf makinanızı- kişisel ihtiyaçlarınızı(şapka, güneş kremi – gözlüğü vs) yanınıza almayı unutmayın
 Sağlık sorunlarınız ve alerjileriniz varsa acentemizi ve tur rehberimizi bilgilendirmenizi rica ederiz.
 Acentemiz zorunlu durumlarda tur programında değişiklik yapabilir.

SİGORTA:
 Turlarımıza katılan yolcular 1618 sayılı yasa gereği sigortalanır. Seyahat sigortası sadece ani gelişen (akut) rahatsızlıkları, kaza vb. kapsar. Kronik rahatsızlıklar sigorta kapsamı dışındadır.
 Ayrıntılar poliçe üzerinde yazmakta olup, dilerseniz inceleyebilirsiniz. Ani durumlarda seyahat sigortasından nasıl yararlanacağınızı tur rehberinden öğrenebilir veya acentemizi arayarak bilgi alabilirsiniz.
 Seyahat sigortanızın geçerli olabilmesi için tur sözleşmesini okuyup imzalamanız ve kimlik bilgilerini acentemize kaydettirmeniz gereklidir

İPTAL KOŞULLARI:
 Tur çıkış tarihinden 31 gün öncesine kadar yapılan iptallerde kesintisiz geri ödeme yapılır.
 Tur tarihine 31 günden daha kısa süre kaldığında, tur ücretinin iade edilmesi grup uçak bileti için yerinize katılımcı bulunması halinde mümkündür.
 Herhangi bir nedenle daha sonra yapılan iptallerde veya tura gelinmediğinde sözleşme kuralları geçerlidir.
 Acentemiz elde olmayan nedenlerle turu iptal etmek zorunda kalırsa ödemeler iade edilir.

Rezervasyon Formu

Rezervasyon Formu

Bu bir ön rezervasyon formudur. Lütfen telefonla teyit alınız!


İlginizi Çekebilecek Diğer Turlar

ROMANTİK REN VADİSİ – ALSACE

09 – 14 Eylül 2025, 5 Gece – 6 Gün
İzmir'den direkt uçuş
İzmir/İzmir direkt uçuşlar, 7 kişilik gruplar ile bizim için özel olarak hazırlanmış bir Ren Vadisi, Alsace Şarap Yolu turu...
2 KİŞİLİK ODADA KİŞİ BAŞI 1.500 € + Uçak...
1.500.00

ÇAMLI HEMŞİN – MACAHEL – ŞAVŞAT

15 - 20 Ağustos 2025 / Cuma – Çarşamba
Uçakla: İzmir >> Trabzon >> İzmir
Masmavi göller, şelaleler, yaylalar, olağanüstü bir coğrafya, subtropikal yağmur ve sis ormanları...

2 KİŞİLİK ODADA KİŞİ BAŞI: 40.000 TL + UÇAK BİLETİ (Taksit olanakları)
40.000.00

HEMŞİN YAYLALARI

03 - 08 Ağustos 2025, Pazar – Cuma (Diğer tarihleri sorunuz)
Yürüyüş Turları
Dünyada koruma öncelikli 200 ekolojik bölgeden birinde, Fırtına Vadisi’nin büyüleyici yaylalarında bir doğa ve yürüyüş turu...

2-3 KİŞİLİK ODADA KİŞİ BAŞI: 36.000 TL + UÇAK BİLETİ
36.000.00

ÇAL BAĞ YOLU ve IŞIKLI GÖL

14 - 15 Haziran 2025, Cumartesi – Pazar
Ark. Nezih Aytaçlar Danışmanlığında
Işıklı Göl'de nilüferler, Çal'da kadim bir Bağ Kültürü, Çivril civarında tapınaklar, nefis görüntüler arasında bir hafta sonu...

2 KİŞİLİK ODADA KİŞİ BAŞI: 9.900 TL (Taksit olanakları)
9.900.00
error: Content is protected !!