İzmir > Paris > İzmir Direkt Uçuşlar

Le Havre (2) – St.Malo (1) – Tours (2)

İzmir > Paris – Giverny – Etretat – Honfleur – Pont l’Evêque – Deauville – Trouville – Arromanches Le Bans – St.Malo – Dinan – Chateau de Villandry – Chateau de Chenonceau – Chateau de Amboise – Amboise – Tours – Paris > İzmir

Türkçe Driver Guide ile
Giverny’de Claude Monet’in dünyası ve bahçeleri, Hornfleur limanında Calvados şarapları, Normandiya Çıkartması, kayalıklara kurulmuş inanılmaz bir şato Mont St. Michel ve med cezir, korsan yatağı St Malo, Dinan sokakları, Villandry şatosunda Jerome Bonapart’ın yatak odası, Loire vadisinin incisi Chenonceau şatosunda aşk hikayeleri ve Rönesans’ın büyük dahisi Leonardo da Vinci’nin son yıllarını geçirdiği Amboise şatosu ile kabrinin bulunduğu Saint Hubert şapeli ile son olarak da Paris’te bir gün!

TUR PROGRAMI

22 Nisan 2025, Salı: İZMİR – PARİS – GIVERNY – ETRETAT – HONFLEUR
Sabah saat 10.00 ‘da İzmir Adnan Menderes Hava limanı Dış hatlar Terminalinde buluşarak, direkt Paris’e uçuyoruz. Saat 12.50 ‘de Paris’de Charles de Gaulle Havalimanı’na iniyoruz. Havalimanında bizi bekleyen aracımız ile hemen Giverny’e gidiyoruz. Yemek molası vermeden Monet bahçelerine yetişmek istiyoruz. Baharın ve bahçelerin en güzel zamanlarındayız. Giverny’de geçirdiğimiz süre içinde bu güzel beldenin Camille Corot, Eugene Boudin, Monet, Gustave Courbet, Raoul Dufy, Seurat gibi unutulmaz ressamlara nasıl ilham verdiğini hissetmek güç olmuyor. Nilüfer tabloları ile gayet iyi bildiğimiz Claude Monet’in evini ve kendi tasarladığı muhteşem bahçeleri geziyoruz.

Ardından, muhteşem falezleriyle ünlü şirin bir kasabaya dönüşen Etretat’a hareket ediyoruz. Etretat yolculuğumuz esnasında Seinne nehrinin hemen girişinde bulunan Normandiya köprüsünden geçerken, Fransa’nın önemli bir limanı olan Le Havre’ı görme fırsatımız oluyor. Etretat’a varınca, o doğal güzelliği, muhteşem falez manzarasını seyretmek için sahilde yürüyüş yapıyoruz. Etretat sonrası Honfleur’e otelimize hareket ediyoruz. Odalarımızı aldıktan sonra tarihi limanda bulunan birçok restoran ve cafede Normandiya’nın taze deniz ürünleri, Calvados şarapları ile keyifli bir gece geçiriyoruz.

23 Nisan 2025 , Çarşamba: PONT L’EVEQUE – DEAUVILLE – TROUVILLE – HONFLEUR
Sabah kahvaltı sonrası Pont l’Evêque’a hareket ediyoruz. Burada ziyaret edeceğimiz bir tesiste, AOC Norman peynirleri (Camembert, Pont l’Evêque et Livarot) eşliğinde elma şarabı, armut şarabı, pommeau ve calvados gibi ürünlerin tadına bakıyoruz. Öğle saatlerinde Paris’in Riviera’sı, Deauville’deyiz. Şehir merkezinde Norman, Art Nouveau ve Baroque tarzında özenle inşa edilmiş evler, sahile indiğimizde sonu görünmeyen deniz ve kumsal ile Deauville sahilinin harika atmosferi bizi bekliyor. Deauville’in hemen yanı başında daha mütevazi ama popüler bir tatil beldesi olan Trouville’e gidiyoruz.
Burada biraz serbest zaman veriyoruz. Ünlü balık pazarında Normandiya’ya özgü bir çok deniz ürününü kendiniz seçerek tadına bakabilir, isterseniz sahil şeridi boyunca uzanan renkli kafelerde günün yorgunluğunu atabilirsiniz.

Honfleur’a dönüş yolculuğumuzu, Normandiya kıyılarından muhteşem manzaralar ve birbirinden güzel Norman köyleri içerisinden geçerek yapıyoruz. Akşam yemeğimiz serbest. Dileyenler şehir merkezindeki otelimizden 5 dakikalık yürüyüş ile tarihi limandaki restoranlarda Normandiya lezzetlerini deneyimleyebilir. Geceleme otelimizde.

24 Nisan 2025, Perşembe: PEGASUS BRIDGE – ARROMANHES – OMAHA BEACH – ST.MICHEL – ST.MALO
Sabah kahvaltısından sonra “Normandiya Çıkartması”nın en önemli savaş alanlarını görmeye gidiyoruz. İlk durağımız Normandiya çıkarması’nın bir gün öncesi müttefiklerin 3 adet planör ile bölgeye havadan gelip ele geçirdikleri, kontrolü Almanlar’da bulunan Pegasus köprüsü olacak. Buradaki müzeyi gezerken çıkartmaya ve 2.dünya savaşına ait birçok objeyi ve canlandırmayı görüyoruz.

Arromanches bu gezideki ikinci durağımız. Bölgedeki tüm limanların Almanlar tarafından kontrol ediliyor olması Winston Churchill’i Normandiya kıyılarında yapay bir liman yapma fikrine yönlendirir. İngiltere’de bu amaçla yapılan 115 beton duba gemilerle çekilerek bölgeye getirilir. 6 Haziran 1944 tarihinde dubaları İngiltere’den getiren gemiler koyda batırılarak yapay bir mendirek oluşturulur. Dubalar gemilerin yanaşması ve yükü boşaltması için konumlanır ve deniz üzerinden yüzen köprüler ile karaya her türlü mühimmat ve tıbbi malzemenin sevki gerçekleştirilir. Bu mühendislik harikası proje bir anlamda müttefiklere zafer yolunu açar. Arromanches’de yapay limanı gördükten sonra en çok kaybın yaşandığı Omaha Beach’e gidiyoruz. Sonra da UNESCO Dünya Kültür Mirası olan Mont St. Michel’e hareket ediyoruz.

Körfezin ortasında, kayalık bir ada üzerinde kurulu ve Ortaçağ’dan beri bir hac yeri olan Mont St. Michel, med-cezir olayının en iyi gözlemlenebildiği yerlerden biridir. Adaya özel otobüsler ile geçtikten sonra daracık eski sokaklarda yürüyerek geziyoruz. Benedikten Manastırını dışarıdan görüyoruz. Vereceğimiz serbest zamanda dükkanları gezebilir veya omletleriyle ünlü cafelerden birinde vakit geçirebilirsiniz. St.Michel sonrası sahilden Le Vivier Sur Mer üzerinden, St.Malo’ya gidiyoruz. Bir zamanların korsan yatağı olan ve etrafı surlar ile çevrili tarihi şehirde gezdikten sonra otelimize geçiyoruz.

25 Nisan 2025, Cuma : ST.MALO – DINAN – CHATEAUX VILLANDRY – TOURS
Sabah kahvaltısından sonra yarım saatlik bir yolculukla bir Bröton kasabası olan Dinan’a gidiyoruz. Sıra dışı bir coğrafya içindeki Dinan, aynı zamanda kerpiç ve ahşap evleriyle ünlü. Bu güzel kasabada yapacağımız yürüyüşte ünlü Jerzual sokağı, St.Sauveur bazilikası ve İngiliz bahçesini görüp, aşağı limanın manzarasını fotoğraflıyoruz. Şehirde vereceğimiz kahve molasının ardından da Loire bölgesine hareket ediyoruz.

Fransa’nın arka bahçesi olarak bilinen Loire vadisinde yüzerce şato var. İlk ziyaret edeceğimiz şato Villandry olacak. 1906 yılında Joachim Carvallo tarafından satın alınan Villandry şatosu günümüzde 2 aynı aile tarafından özel olarak işletiliyor. Burada Napoleon Bonapart’ın kardeşi Jerome Bonapart’ın yatak odası, mutfak ve yemek salonu görülmeye değer. Şato aynı zamanda Aslan Yürekli Richard ve Fransa kralı Philippe Auguste arasında yapılan anlaşmanın da yapıldığı yer. Loire vadisinde en güzel bahçe düzenlemesine sahip olan bu şatonun bahçelerini gezdikten sonra, Tours’a hareket ve otele yerleşme.

26 Nisan 2025, Cumartesi: TOURS – CHATEAUX CHENONCEAU – AMBOISE
Otelde alacağımız kahvaltının ardından Loire vadisinin incisi olarak kabul edilen ve UNESCO Kültür Mirası listesinde korunan Chenonceau şatosunu görmeye gidiyoruz. Cher nehri üzerindeki bu şato aynı zamanda Hanımlar Şatosu olarak biliniyor. Öyküsünü özetleyecek olursak; 11.yy’da bir kale olarak inşaatına başlanır,
1547 yılında I.François’in ölümüyle II.Henry’e geçer. II.Henry şatoyu sevgilisi Diane de Poitiers’e armağan eder. Sonra nehrin karşı tarafına inşa edilen bir köprü ile bir anlamda av şatosuna dönüşür. II.Henry’nin ölümünden sonra karısı Catherine De Medicis bu şatoda Poitiers’in izlerini silmek için köprünün üzerine inşa edilen ilave bina ile bugünkü görünümüne kavuşur. Mobilyaları, mutfakları ve bahçeleri ile gerçekten göz alıcı olan bu şatoyu geziyoruz…

Şatodan ayrılınca yarım saatlik bir yolculukla Amboise şehrine geçiyoruz. Amboise şatosu, yüksek bir tepeye inşa edilmiş ve yıllarca şehrin savunması için kullanılmış. Ama bu şatonun en büyük önemi bir Rönesans dâhisi olan Leonardo Da Vinci’den gelir. 1516 yılında I.François, 1516 Yılında Leonardo Da Vinci’yi baş ressam ve mühendis olarak davet eder ve Da Vinci öldüğü 1519 yılına kadar Chateau-du-Clos-Luce’de yaşar. Mezarı da şatonun bahçesindeki harika bir Gotik yapı olan Saint Hubert şapelindedir. Şato gezimizin ardından Amboise şehrinde serbest zaman sonrası Tours otelimize hareket ediyoruz.

27 Nisan 2025, Pazar: PARİS > İZMİR
Otelde sabah kahvaltımızı yaptıktan sonra Paris’e havalimanına hareket ediyoruz.
13.40 ‘da Bagaj, bilet ve gümrük işlemlerinden sonra İzmir’e yine direk uçarak dönüş yapıyoruz. Son derece keyifli bir tur böylece sona eriyor…